- esas vaziyet
- esas vaziyet s(hazır ol duruşu) mil militärische Haltung; sport Stillstehen nt\esas vaziyete geçmek Haltung einnehmen
Sözlük Türkçe-Almanca kompakt. 2015.
Sözlük Türkçe-Almanca kompakt. 2015.
esas vaziyet — is., ask. Esas duruş Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller esas vaziyete geçmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
vaziyet — 1. is., Ar. vażˁ + yed El koyma Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller vaziyet etmek 2. is., Ar. vażˁiyyet 1) Konum Kasaba coğrafi vaziyeti yüzünden lodosu, poyrazı pek az tutan bir limanda kurulmuştur. 2) Durum, tavır, hâl Vaziyetimi söyleyiniz,… … Çağatay Osmanlı Sözlük
esas — is., Ar. esās 1) Bir şeyin özünü oluşturan ana öge, temel 2) Bir iş veya sözde doğru biçim Bu işin esası böyle değil. 3) sf. Ana, temel olarak alınan, başlıca, asal, esasi Esas düşünce. Esas görev. Birleşik Sözler esas duruş esas vaziyet Atasözü … Çağatay Osmanlı Sözlük
esas duruş — is., ask. Dimdik, kımıldamaksızın durma, esas vaziyet … Çağatay Osmanlı Sözlük